İki tarafında birbirine yazmayıp, birbirini özlemesi...🎭
“Bir insan sizi ancak sevdiği kadar anlar. Sevdiği kadar telaşınızı görür, hüznünüzü önemser, kaygılarınızı cevaplar.”
Hanne Zaruma
“güzel bir ruha aşık olan ona hayatı boyunca sadık kalır. çünkü sevdiği şey ebedidir.” diyor platon. ruhlar hiçbir zaman eskimez, yaşlanmaz. eskiyen düşünceler ve bedendir
vermek, sahip olunmadan sahip olmaktır bir hayale.
Karşılıklı olmalıdır bu karşılıksızlık. Karşılıksız sevmek,
yanında olmasına gerek duymamaktır. Yanında olmadan, yanındalığıyla
senin sevgine karşılık vermesini istemeden sevmektir.
Seni seviyorum cümlesine karşılık beklememektir.
Bu bir soru cümlesi değildir çünkü. Karşılıksız sevmişsen, bu
sorunun cevabı da seni ilgilendirmiyor demektir. O karşılık,
bir kelime israfıdır o zaman. Aşk kelimeleri israf için değil,
hediye etmek içindir. Ne olmak, ne de ölmektir.
Kendini hiçe saymaktır. “Benim ol” diye başlayan cümlelerini
öbek öbek yutmaktır. Karşılıksız sevmekten hasretler
çıkartmaktır. Ve hasret aşkın anadilidir. Hep karşı kıyıda
kalmak, yine de kadere isyan etmemektir karşılıksız sevmek.
Sevdiğinin gözlerine her sabah sandalla açılmak, dümeni
unutmak, kürekleri denize atmak, o gözlerin başkasına baktığını
bilmek, yine de o gözler için her sabah yeniden ummana
açılmaktır... Zaten zaman denen dalga, vuracaktır seni kendi
kıyısızlığına.
"Gitmek kolay diyorlar peki için kaldıysa gittiğin
yerde?
Sesin kaldıysa, gülüşün kaldıysa, aklın kaldıysa
en önemlisi kalbin kaldıysa..
Gerçekten gitmiş mi olursun üstelik deli gibi
özlerken?
Hani derler ya hep gidene mi kalana mi zor diye
işte ordaki ne giden ne kalan ben değildim.
Çünkü gidene de kalana da değil sevene zordu
vedalar.
Giden unuturdu kalan da.
Sevendi hatırlayıp acıyla boğuşan.
Görünmez sevişlerimden derin acılar
yaratmıştım kendime, bir girdap gibi içinde
kaybolurken. Unutmayanlara..."
Yapayalnız doğdum yağmurlarda
Al beni kanatlarının altına
Cennetden bir melek gibi düştün ya gönlüme
İçim erir devamını aşk bilir
Yağmurlar yağsa üstüme
Yıldızlar da bana senden bahs etse
Bulutlar açılsa gönlüme
Uçsam da meleklere bir dokunsam
Yeter ki korkma uçalım buralardan
Kanatlarına ya da sana bir dokunsam
Biliyorum ki ruhum susmaz
Sana sarılsam da yine yanılsam yine de
Aşkımızı saklasam içinde
Haykırsam bağırsam göklere
Biliyorum ki yağmurlardan
Kaçamam sakınamam istesem de...
Yağmurlar yağsa üstüme
Yıldızlar da bana senden bahs etse
Bulutlar açılsa gönlüme
Uçsam da meleklere bir dokunsam
Yağmurlar yağsa üstüme
Yıldızlar da bana senden bahs etse
Bulutlar açılsa gönlüme
Uçsam da meleklere bir dokunsam
Yeter ki korkma uçalım buralardan
Kanatlarına ya da sana bir dokunsam
Biliyorum ki ruhum susmaz
Sana sarılsam da yine yanılsam yine de
Aşkımızı saklasam içinde
Haykırsam bağırsam göklere
Biliyorum ki yağmurlardan
Kaçamam sakınamam istesem de...
Yağmurlar yağsa üstüme
Yıldızlar da bana senden bahs etse
Bulutlar açılsa gönlüme
Uçsam da meleklere bir dokunsam
Yağmurlar yağsa üstüme
İçindeki çığlıkları anlatamamak da zor.. Mesela bak Sylvia Plath'a; "Yazıyorum çünkü içimde hiç susturamadığım bir ses var.." dedi ama intihar etti. Ben de yazıyorum çünkü içimde hiç susturamadığım bir ses var, anla..☁️
Fransızca'da tam olarak seni özledim diyemezmişiz.
"tu me manques" dermişiz en fazla, ki bu sen bende eksiksin demekmiş;
özlemek ;
Fransızlara göre eksilmekmiş.
Sensiz gün doğsa
Gölgem yok...