Ömrün her anı nasihat, Biri çay desin ve başlasın hayat..
Sabahtan beri şu olayı anlamaya çalışıyordum. Anlayacak ne kaldı ki hukuk devletlerinde adelet geriye işlemezmiş … Adalet yürüyüşü yapılacaksa bu sabiler, çocuklar için yapılsın , Çünkü artık yeter . Bizim içimiz parçalanıyor, yüreğimiz kan ağlıyor , insan vicdani taşıyan hangi kalp dayanır buna.. idam gelsin , hatta ibreti alem için halkın gözü önünde olsun… Hapishane de icabına bakıyorlarmış , bu canilerin cezasını vermek mahkumları mı kaldı … Yeter artık , gerçekten yeter … Ortalığa savaş çığırtkanlığı yapanlar , o parti şu parti bilmem hangi partinin hangi millet vekili bilmem hangi aydın hangi sanatçı , afrinde katliam var diye yalan yanlış konuşacaklarına, ülkenin kuyusunu kazacaklarına bu çocuklar için birleşip bir şey yapsınlar . Allah'ın cezaları. Edebiyat felan umrumda değil , güzel ve anlamlı sözler de . Bu canilik için , Allah böylelerini kahretsin. Cani yaratıklar …
Çok zaman kaybettim. Çok zaman ve biraz da ümit. Yaşamak bu galiba…
` Cemil Meriç
“Ah bir sorsalar da seni anlatsam..”
Bir yağmur yağsa da, beraber ıslansak
Turgut Uyar (via visalvakti)
Sen nasıl güzel bir detaysin..
Zarif olmak böyle birşey belki de ..
🌧🌧🌧🌧🌧 Kar deyip geçmeyin! Kar insanlara neleri düşündürüyor:
Kar, ilahî rahmet elinin yerin yüzüne sürdüğü bir krem gibi; yeri nemlendiriyor, çatlaklarını tamir ediyor, canlandırıyor. İnsana nimeti hatırlatıyor. (Şükür)
Kar, Settar olan Allah'ın yeryüzüne serdiği bir yorgan. İnsana tövbeyi, günahların silinmesini, masumiyeti hatırlatıyor. (Tövbe)
Kar, bir açıdan yeryüzü mezarının üzerine atılan ölü toprağı. İnsana ölümü hatırlatıyor. (Tefekkür-ü mevt)
Kar, karlı zeminde yürürken düşmemek için azamî gayret göstermeyi, bu yönüyle de müslümana günaha bulaşmamak için attığı adıma dikkat etmeyi hatırlatıyor. (Takva)
Kar, düşe kalka, bata çıka yürürken, soğuktan ellerini ovuşturup gözlerini kısarken zorluklara karşı sabretmeyi hatırlatıyor. (Sabır)
Kar! Yâr-ı Hakîkiden bize Kâr! 🌨🌨🌨🌨🌨
Yazın bunu tespit gibi tespittir
melih cevdet'e sormuşlar ‘evlilik nedir’ diye.eskiden demiş, kız tarafının ve oğlan tarafının ailesi biraraya gelir, yeni çiftin kuracağı yuva için beraber hazırlık yapılır, beraberce yeni ev düzülürdü. tabi o zamanlar evler genelde bahçe içinde müstakil evlerdi. o yüzden buna 'evlenmek’ denirdi. şimdi ise yeni evliler apartman dairelerinde yani katlarda oturuyorlar, bu yüzden artık evlilik 'katlanmaktır’ demiş.
Sanırım bu gelen hüzünlü bir yaz olacak
Öyle ki bütün akşamları hüzünlü..
||Turgut Uyar
“insanoğlu beklerken nefes almaz, yutkunur.”
Az Buçuk Elektrikten Anlayan Elektrik Mühendisi /// Çokça Eski kafalı /// Bu çağın en çok kaybedeni //
113 posts