summertime
instagram @matialonsor
prints
Biz buradayken, beraberken, bir bağlantımız olduğunu düşündüm, Çok sevdik, geç uyuduk, geç uyandık Her yere beraber gidiyorduk Her sabah kahvaltıda bir yumurtalı sandviç paylaştık Harika olduğumuzu düşünüyorum, bizken, beraberken Sen akıllısın Eğlencelisin En iyi oda arkadaşı En iyi ortak En iyi meslektaş Sensin En çok sensin Hayatımda gördüğüm en güzel kadın Gülüşün beni her zaman mutlu edebilir. Hadi bakalım dünya bitti, hadi kapatıp gidelim, Depresyonda olabilirim üzgün olabilirim ama sana baktığımda Seninle konuştuğum zaman Sevdiğini duyduğumda, ve gülüşüne baktığımda Bana whatsapp'tan mesaj attığında Ve bana bir emoji gönderdiğinde Kalbim göğsümden fırlıyor gibi hissediyorum Sen en tanıdığım en iyi insansın, ve Leibniz haklıydı bu varolan evrenlerin en iyisi, ve Oğuz Atay o 500. Sayfadan itibaren ne anlatmaya çalışmış artık anlıyorum, seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırmışım, gerçekten.
Umut fakirin ekmeğidir...
Bu sözün dindeki bir tercümesi de mevcuttur;
Tzaddik (Sadık olan insan) emunasıyla (inancıyla) yaşar. Tzaddik lives by his emunah.
Answer to What do grad students in math do all day? Do they just sit at their desk and think? by Yasha Berchenko-Kogan https://www.quora.com/What-do-grad-students-in-math-do-all-day-Do-they-just-sit-at-their-desk-and-think/answer/Yasha-Berchenko-Kogan?ch=18&oid=1770864&share=5fdb9059&srid=hTYRL&target_type=answer
We are never really who we think we are, and thats OK...
CHANGING THE WORLD IS BEING HERE.
Ama yaşamıyorlar ki, diye düşündü Harry : gitmişlerdi. Boş sözler, annesiyle babasının çürüyen kalıntılarının kayıtsız, habersiz halde karın ve taşın altında yattığı gerçeğini değiştiremezdi. Ve Harry engel olamadan gözünden yaşlar boşalmaya başladı, kaynar sıcakken aniden yüzünde dondular, zaten onları silmenin, yokmuşlar gibi yapmanın ne anlamı vardı? Bıraktı gözyaşları aksın; dudakları sımsıkı bastırılmış, Lily ile James'ten geriye kalanların yattığı yeri gözlerinden saklayan kalın kar tabakasına, yere baktı. Artık kemiktiler şüphesiz, ya da toz. Yaşayan oğullarının bu kadar yakında durduğunu, kalbinin hala çarptığını, onların fedakarlığı sayesinde hayatta kalmış olduğunu ve şu anda, onlarla birlikte karın altında uyuyor olmayı dilemenin eşiğinde olduğunu bilmiyor ya da aldırmıyorlardı.
Bu gün burada yapacağım konuşmada, sözün akıp gitmesini, kelimenin bir biri ardına gelip önündekini yok etmesini, ve sessizliği dilerdim. Yalnızlık ve kelimesizlik, ve ardında senin getirdiğin birliktelikle, bütün bu saçmalıklardan kaçmış olmayı dilerdim. Kelimelerin yokluğunda doymuştu yalnızlık, fakat kelimelerin yokluğuyla aynı zamanda ortadan kayboldu, sen benim yanımdayken. Çünki bazen sessizlik de her şeyi anlattı, sen ve ben için. Basitçe, basit yaşamayı öğrendi insan. Sevgiyi arkadaşlığı, birlikteliği ve fedakarlığı. Bunlar kelimesizlikten doğmadılar, fakat unutturdular yalnızlığı.... Evet, bunu dilerdim..
“Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi. Resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim, yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim...”
243 posts